Evleneceklere,evlilik hazırlıgı yapanlara ithafen..


Tekrardan merhaba!
Gelelim en tatlı sadede,

bir erkek ile bir dişinin sevip, haydi evlenelim biz diyerek başladığı hazırlıklardır…
unutulmaması gereken hiç bir şey göründüğü gibi değildir…
bunu tecrübeyle sabitken anlamış bulunuyorum. 4 maaş alan bir aile olarak bile bel büken zamanlar geçiriyor, ah ve vah ediyor ama tatlı mı tatlı telaşlar yaşıyoruz. (totonuzu kaşıyınız!)

kendi evimizi kurcaz!
her istediğimizi alcaz!
zevkimize göre döşiycez!
hede-hödö

siz hayatınızda ilk defa evleniyor olsanız da unutulmaması gereken ailelerinizde biricik evlatlarını evlendiriyor ve onlarında hayalleri var… Gelenek ve adetler peşisıra arkamızdan koşar adım geliyor :D 
Seviniyor muyuz seviniyoruz, yoruluyor muyuz çoookça, ama olsundu.


evlilik hazırlığında gelin ve damat = yolunacak kazdır… 

net ötesi yoktur, söyleyende henüz evlilik hazırlığına girişmemiştir. 

itinayla bakılan gelinlikçi mağazaları, abiye, bindallı yerleri gözlerinizi belertelerek geçilen mağazalar haline gelir. Yine bir tecrübe edindiğim diğer husus diktirmeniz. Birçok kez moda evlerinde ağlayan,salya sümük gezen hazır dikilmiş gelinliklerden muzdarip gelin hanımlarımızı görmedim değil.
şöyle ki;

biri taşlı seçer öbürü pullu bakar, 
damat fiyatına bakar vs vs…
gelinlik piyasası da tuttuğunu öpme mantığına dayalı olduğundan en basit kakalamacılık
 “e ama bu fransız danteli"dir.
 fransızlara rahmet okursunuz.
 tabi modern gelinler artık "pronovias" beğenip gidip onu diktirirler bütçesi varsa alırlar falan fırt.
 damatların dilinde bi "pro ne?" tekerlemesi vardır…
ay sametçim 
tek bildikleri “abi amma pahalıymış yaa" olur.
bu süreçte gelin kızın alt dudağı büzüşesice modundadır. kalkmaz çene üstünden…


tekrar diyorum ki görüp bildiğim tek şey "benim tavsiyem diktirmemeniz"

ya da deneyip içinize sinen modeli kendi ölçünüze göre diktirmeniz. kıçınızden model uydurup “orası böyle burası böyle olsun” derseniz ortaya “ama ben bunu istemiyodum” ki gelinliği çıkabilir. 

sonuç olarak alt dudak yine yeri öpebilir…

çünkü bu süreçte sizi sizden başka kimse anlayamaz ve herkesin kafası farklı çalışır. Sizin anlattığınız terzinin kafasında en olmayacak şekilde belirginleşmiştir.
hayat bu aksiliklerle güzel oluyormuş adım adım anlıyorum, bu mutluluk başkaymış onu da anlıyorum, yaşadıklarım, yaşayacaklarım en güzel anılarım olarak aklımdaki yerlerini almaya başladılar bile. 
o zaman ne diyelim!


EVREKA!





0 Yorum:

Yorum Gönder

© Gülşah'ın Güncesi, AllRightsReserved.

Designed by GülsahAktas'16